14 Ekim 2014 Salı

200 YILINDA; BU GEMİ BATAR DEMİŞTİK BATTI MI, KARAR SİZİN!






Türk futbolunun son 10 yılı yabancı futbolcular için bir cenneti ifade ederken ülke futbolu ve de ülke ekonomisi açısından bakıldığında bizim kendi adımıza aynı şeyi söyleme şansımız pek yok...
Bu haberde 97-98 futbol sezonundan içinde bulunduğumuz 2006-2007 futbol sezonuna kadar ülkemizde forma giyen yabancı oyuncular değerlendirmeye alınmıştır...

Haberde vurgulanan tüm rakamlar kulüplerin futbol federasyonuna yaptığı resmi bildirimlerdir... Bu rakamlar kulüplerin yaptıkları sözleşmeler karşılığında futbolcuları ödeyecekleri rakamlardır. Yani içinde bonservis bedelleri yoktur. Yine belirtmek gerekir ki sözleşmesi bir şekilde tek taraflı feshedilen futbolculara ödenen tazminatlar da bu rakamların dışındadır... 
Bahse konu on yıl içinde tam bin 184 sözleşme gönderilmiş futbol federasyonuna... Elbette içinde tekrarlar var... Yani bin 184 sözleşme demek, bin 184 futbolcu demek anlamına gelmiyor. Bazı futbolcuların (Sayıları çok fazla değil) bir kaç yıl oynadıklarını hatırlarsak yaklaşık bin civarında futbolcunun son on yılda transfer edildiğini rahatlıkla söyleyebiliriz... 
Dikkatimizi vermemiz gereken bir başka konu ise bildirimlerin garipliği... Örneğin 1997-98 sezonunda ligimizde oynayan toplam 98 futbolcuya sözleşmeleri karşılığı 7 milyon 485 bin 968 dolar ödeneceği belirtiliyor...
Bu rakamın ne kadar gerçekçi olduğunu şöyle anlayabiliriz. O sezon Galatasaray'da Filipescu, Hagi, İlie ve Popescu gibi üst düzey yabancılar oynamaktadır. Sadece onların yıllık kazançlarının ortalama 1 milyon dolar civarında olduğunu düşünürsek kalan 94 futbolcunun 3.5 milyon dolara oynadıklarına inanmamız gerekir. Kaldı ki, aynı sezon Beşiktaş'ta Amokachi, Yankov, Letchkov ve Mrmiç, Fenerbahçe'de Högh, Uche, Moshoeu ve Okacha forma giymektedir.
Dolayısıyla resmi bildirim olan 7 milyon 485 bin 968 dolarlık meblağı en azından 4 ya da 5'le çarpmak zorunda olduğumuzu fark etmeliyiz... 
Net olarak anlaşılacağı üzere burada devletin, biraz da göz yumduğu müthiş bir vergi kaybı söz konusu.
Ancak "kulüpler bizim, devlet bizim" diyerek bunu sineye çekebiliriz, zaten devlet de öyle yapıyor. Dolayısıyla bu çarpıklığı ortaya koyarken kimsenin vergi borcunun peşine düşmek niyetinde değiliz. Amacımız Türk futbolunda yabancılara aktarılan gerçek rakamlara ulaşmak...
Zaten son yıllarda devlet işi biraz sıkı tutup, yabancı oyuncular da dolar ve euro sözleşmeleri konusunda ısrarlı olunca doğal olarak resmi bildirimler gerçeğe yakın hale geliyor.
Bu nedenle özellikle 2004-2005 sezonundan itibaren resmi bildirimlerin katlanarak arttığını görebiliyoruz...
Daha başka bir deyişle şu manzarayı iyi anlamalıyız. 1997-98 sezonundan başlayıp 2003-2004 sezonuna kadar gelirsek yıllık ortalama 100 futbolcuya, yine yıllık ortalama yaklaşık 12 milyon dolar verdiklerini beyan eden kulüplerimiz daha sonra vites yükseltiyor.
Son üç sezonda (2004-2005, 2005-2006,2006-2007) yine yıllık ortalama 100 futbolcuya ,ortalama 80 küsür milyon dolar ödüyorlar...
Yani federasyona yapılan resmi bildirimler yaklaşık dört kat artıyor...
Belki de daha kaliteli oyuncular geldiği için bu böyledir diyorsanız taktir sizin. Belki o dönemde oynayan yabancı futbolcuları hatırlamanıza yardımcı olursak son üç yılla ilk yedi yıl arasında 4 kat fark olup olmadığını daha rahat kıyaslayabilirsiniz.
Ülkemize 1997-98-2003-2004 sezonları arasında gelen yabancılardan bazıları şunlar: Hagi, Filipescu, Popescu, İlie, Vugrineç, Amokachi, Yankov, Letchkov, Musisi, Mapeza, Uche, Okacha, Moshoeu, Del Solar, Moldovan, Dimas, Taffarel, Andersson, Johnson, Lazetiç, Mirkoviç, Rapaiç, Revivo, Jardel, Mondragon, El Saka, Youla, , Lazarov, Dobrovski, Bushi, Cordoba, Guinti, Ronaldo, Nouma, Pancu, Zago, Xavier, Sarr, Yattara, Ahmed Hassan, Geremi, Baliç, Hooijdonk, Luciano, Rebrov, Tomas, Nobre...
Size göre son üç sezonda ligimizde oynayanlarla, son on yılın ilk yedi yıllık bölümünde oynayanlar arasında yüzde 400'lük bir fark var mı?
Boş verelim kafamıza göre hesap yapmaktan ve dönelim resmi rakamlara, hepsini de doğru kabul edelim!...
Bu taktirde dahi karşımıza inanılmaz bir savurganlık çıkıyor...  Bakın ülkemizde bu dönemde yapılan bin 184 sözleşmeye karşılık ödenen toplam para 328 milyon 924 bin 402 dolar...
Bunlar sadece futbolcuların aldıkları...Yine bir örnekle manzarayı ortaya koyalım. 2006-2007 sezonunda kulüplerim 11 sözleşmeye karşılık federasyona yaptıkları resmi bildirim yaklaşık 118 milyon dolar...
Beşiktaş'ın sadece Delgado, Ricardinho, Bobo ve Nobre'ye yaklaşık 15 milyon dolar bonservis bedeli ödediğini aynı şekilde Fenerbahçe'nin Edu, Deivid, Lugano ve Kezman'ı yaklaşık 30 milyon dolar bonservis bedeli ödediğini biliyoruz.
Yani sadece futbolcuya yapılan ödemeyle iş bitmiyor. dolayısıyla on yılda transfer edilen yaklaşık bin futbolcuya ortalama 250 bin dolardan bonservis bedellerini koyarsak (Ortalama rakam bunun çok daha üzerindedir) karşımıza 250 milyon dolar gibi başka bir harcama çıkmaktadır...
Bu dönemde görev yapan yabancı teknik adamlara ödenenleri, sözleşme feshiyle verilen tazminatları da işin içine katarsanız bu ülkenin yaklaşık BİR MİLYAR DOLARININ SON ON YILDA YABANCI FUTBOLCU VE TEKNİK ADAMLARA GİTTİĞİNİ GÖRÜRSÜNÜZ...
İşin ilginç tarafı bine yakın futbolcu arasından giderken para kazandıranlar yani akılda kalacak kadar para kazandıranlar iki elin parmakları kadar bile değil.
Şöyle bir düşündüğümüzde Geremi, Baliç, Okacha, Carew, Filipescu, İlie, Jardel, Anelka ilk akla gelenler. Daha doğrusu kayda değer para bırakıp gidenler diğerleri ya bir şekilde durumu idare edip ülkemizde kaldı ya da büyük çoğunluğun yaptığı gibi bonservisini bedava hatta duruma göre üstüne de para alıp evlerinin yolunu tuttular. 
Şimdi işin bir başka boyutuna bakalım. 2001 şubat ayından bu yana Digitürk kulüplerimize yıllık ortalama 150 milyon dolar kaynak aktarıyor. Bu paranın yaklaşık 55 milyon doları da dört büyük kulüp arasında dağıtılıyor...
Sadece şu son sezonu ele alsak, Turkcell Süper Lig'teki kulüplerin yayıncı kuruluştan aldıkları toplam para olan 150 milyon doların 128 milyon doları bu sezon oynayan futbolcuların kendilerine yapılacak ödemelere gidecek. Bonservislerini hiç hesaba bile katmıyoruz... Kulüplerin gelirleri belli, bu konuda hesabı isteler de şaşıramazlar ama giderler kesinlikle standart değil ve hesabı şaşırmaları çok kolay. Zaten bütün kulüplerin borç batağında olması da bu manzaranın sonucu değil mi?.. Peki gelin bir de başarı tablomuza bakalım. 1997-98 sezonundan şu anda içinde bulunduğumuz 2006-2007 sezonuna kadar yabancı futbolcu teknik adama kaba bir hesapla harcanan yaklaşık 1 milyar dolar karşılığında elimizde uluslararası anlamda ne var derseniz Galatasaray'ın UEFA ve Süper Kupaları var bir de Cim Bom'un Şampiyonlar Ligi'ne en çok katılan takımlar arasında yer alması var... Elbette yabancı teknik adamların ve futbolcuların futbolumuzu geliştirme anlamında katkıları da oldu. Dolayısıyla Milli Takım'ın elde ettiği dünya üçüncülüğünde çorbada onların da tuzunun dolaylı yoldanda olsa bulunduğunu kabul etmeliyiz. Sonuç olarak 1 milyar dolar ve elde işte bunlar...  Tüm bu araştırmanın bize gösterdiği acı bir gerçek var. Türk futbolunda yabancı konusu her açıdan, hem de önüne gelenin vatandaş olmak için bakanlar kuruluna başvurduğu şu günlerde yeniden gözden geçirilmesi bir zorunluluktur... Milli servetin dışarıya akmasının yanı sıra ortaya yatırıma değecek bir başarı çıkmazken kulüplerin, yayıncı kuruluşun her yıl verdiği 150 milyon dolara rağmen borç batağına saplanması bu konuda ne büyük hatalar yaptığımızın en somut kanıtıdır... 
YILLARA GÖRE FEDERASYONA VERİLEN RESMİ SÖZLEŞME SAYISI VE DOLAR BAZINDA TOPLAM RAKAMLAR: 
1997-98 sezonu 
98 sözleşme 7.485.968 (milyon dolar)
1998-99 sezonu 
94 sözleşme 11.703.227
1999-2000 sezonu 
112 sözleşme 9.807.281
2000-2001 sezonu 
125 sözleşme 12.300.098
2001-2002 sezonu 
139 sözleşme 9.428.868
2002-2003 sezonu 
128 sözleşme 16.172.521
2003-2004 sezonu 
115 sözleşme 18.360.622
2004-2005 sezonu 
123 sözleşme 50.817.161
2005-2006 sezonu 
139 sözleşme 75.060.502
2006-2007 sezonu 
111 sözleşme 117.788.154
GENEL TOPLAM : 1.184 sözleşme 328.788.154 milyon dolar...
NOT. her sezon ayrı iki yılın iki ayrı yarısını kapsadığı için kulüplerin bildirimlerinde yer alan dolar, mark ve eurolar her yılın Temmuz ile bir sonraki yılın Haziran aylarının ortalamalarına göre hesap edilmiştir.